Afyonkarahisar'da gerçekleşen ve iki büyük parti arasındaki gerilime sahne olan bir politik polemik, yerel ve ulusal basının da yakından takip ettiği bir haber haline geldi... AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı geçtiğimiz haftalarda bir basın toplantısı düzenlemiş ve CHP İl Başkanı Faruk Duha Erhan'ın, kendi şirketi Er Tarım üzerinden Belediyeye alım yapıldığı ve fatura kesme bahaneleriyle usulsüzlük yapıldığı iddiasını öne sürmüştü.
CHP İl Başkanı Erhan, AK Parti'nin bu suçlamasına karşılık ilk etapta herhangi bir faturanın kesilmediğini savunarak konuyu yalanlamış, ancak ardından gelen süreçte konuyla ilgili daha fazla açıklama yapmak durumunda kalmıştı. Erhan, kendisinin Afyon Belediyesi'ne sadece 21 bin lira tutarında fatura kestiğini ve diğer açıklamaların gerçeği yansıtmadığını iddia etmiş, iddiaların ispatlanması çağrısında bulunmuştu...
Ancak bu tartışmaların ortasında, CHP İl Başkanı Erhan'ın belediyeye 384 bin 898 lira tutarında fatura kestiği belgeleri basına sızdırıldı. Erhan'ın sadece 21 bin liralık fatura kestiklerini söyleyen açıklamaları, belgelerin ışığı altında büyük bir çelişkiyi gözler önüne serdi...
Bu hadiseden sonra kamuya açıklama yapılması beklenen CHP İl Başkanı yerine, destek açıklaması yapmak Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal'a düştü. Belediye Başkanı Köksal, partisinin il başkanının açıklamalarını teyid ederken, faturaların aslında öne sürülenden çok daha yüksek olduğunu kabul etmiş ve bu durumun Belediye yönetimini zor durumda bıraktığını bir nevi ifade etmiş oldu... Özellikle de Köksal'dan gelen, "Etik olmasa da, alışverişe devam edeceğiz ve İl Başkanının şirketine para aktarmaya devam edeceğiz" şeklindeki açıklama kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Köksal'ın itirafları, yerel siyasi sahnenin iç yüzünü gözler önüne serdi ve CHP İl Başkanının daha önceden yaptığı açıklamalardaki rakamların doğru olmadığını resmen onaylamış oldu...
Ben, bir Gazeteci olarak, yanıltıcı beyanlarda bulunan siyasetçilere ve belediyenin araç olarak kullanıldığına tanıklık eden bu tür gelişmeler karşısında kaygılarımı dile getirmek istiyorum...Geçmişte de benzer şekilde asılsız dedikodular ve yolsuzluk haberleri ile gündem yaratan aynı isimler, bu sefer de belediye kaynaklarını şahsi menfaatleri için kullanmakla itham ediliyorlar. Yalanla başlayıp yalanla bitmeyen siyasi senaryoların, kenti yöneten isimler arasında ortaya çıkması üzüntü verici.Yerel siyasetin bu denli yozlaşmasına ve kaynakların şeffaf olmayan yöntemlerle yönlendirilmesine toplum olarak sessiz kalmamızın önünü kesmemiz gerekiyor.
Diğer yandan Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal'ın açıklamaları, siyasi kulislerde nasıl bir savunma stratejisi izlendiği hakkında bilgi veriyor. ..Acaba Belediye Başkanı savunma yaparken bir gaf mı yaptı, yoksa kendi partisini bilinçli mi korumaya çalışıyor? Cevaplar belki de zamanla ortaya çıkacak. Ancak unutulmamalı ki bu tür olaylar, siyasetin sadece kamusal menfaatler için mi, yoksa bireysel çıkarlar için mi kullanıldığı sorusunu tekrar tekrar gündeme getiriyor.
CHP İl Başkanı Erhan, AK Parti'nin bu suçlamasına karşılık ilk etapta herhangi bir faturanın kesilmediğini savunarak konuyu yalanlamış, ancak ardından gelen süreçte konuyla ilgili daha fazla açıklama yapmak durumunda kalmıştı. Erhan, kendisinin Afyon Belediyesi'ne sadece 21 bin lira tutarında fatura kestiğini ve diğer açıklamaların gerçeği yansıtmadığını iddia etmiş, iddiaların ispatlanması çağrısında bulunmuştu...
Ancak bu tartışmaların ortasında, CHP İl Başkanı Erhan'ın belediyeye 384 bin 898 lira tutarında fatura kestiği belgeleri basına sızdırıldı. Erhan'ın sadece 21 bin liralık fatura kestiklerini söyleyen açıklamaları, belgelerin ışığı altında büyük bir çelişkiyi gözler önüne serdi...
Bu hadiseden sonra kamuya açıklama yapılması beklenen CHP İl Başkanı yerine, destek açıklaması yapmak Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal'a düştü. Belediye Başkanı Köksal, partisinin il başkanının açıklamalarını teyid ederken, faturaların aslında öne sürülenden çok daha yüksek olduğunu kabul etmiş ve bu durumun Belediye yönetimini zor durumda bıraktığını bir nevi ifade etmiş oldu... Özellikle de Köksal'dan gelen, "Etik olmasa da, alışverişe devam edeceğiz ve İl Başkanının şirketine para aktarmaya devam edeceğiz" şeklindeki açıklama kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Köksal'ın itirafları, yerel siyasi sahnenin iç yüzünü gözler önüne serdi ve CHP İl Başkanının daha önceden yaptığı açıklamalardaki rakamların doğru olmadığını resmen onaylamış oldu...
Ben, bir Gazeteci olarak, yanıltıcı beyanlarda bulunan siyasetçilere ve belediyenin araç olarak kullanıldığına tanıklık eden bu tür gelişmeler karşısında kaygılarımı dile getirmek istiyorum...Geçmişte de benzer şekilde asılsız dedikodular ve yolsuzluk haberleri ile gündem yaratan aynı isimler, bu sefer de belediye kaynaklarını şahsi menfaatleri için kullanmakla itham ediliyorlar. Yalanla başlayıp yalanla bitmeyen siyasi senaryoların, kenti yöneten isimler arasında ortaya çıkması üzüntü verici.Yerel siyasetin bu denli yozlaşmasına ve kaynakların şeffaf olmayan yöntemlerle yönlendirilmesine toplum olarak sessiz kalmamızın önünü kesmemiz gerekiyor.
Diğer yandan Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal'ın açıklamaları, siyasi kulislerde nasıl bir savunma stratejisi izlendiği hakkında bilgi veriyor. ..Acaba Belediye Başkanı savunma yaparken bir gaf mı yaptı, yoksa kendi partisini bilinçli mi korumaya çalışıyor? Cevaplar belki de zamanla ortaya çıkacak. Ancak unutulmamalı ki bu tür olaylar, siyasetin sadece kamusal menfaatler için mi, yoksa bireysel çıkarlar için mi kullanıldığı sorusunu tekrar tekrar gündeme getiriyor.