Türkiye’de Uygulamanın Temeli: SGK’nın İşçiyi ve Ailesini Korumaya Yönelik Sosyal Devlet Yükümlülüğü

Türkiye’de iş kazası geçiren bir kişinin sigortasız olduğu tespit edildiğinde, SGK tarafından yapılan “kaza günü itibarıyla re’sen sigortalı tescili” kamuoyunda zaman zaman yanlış biçimde yorumlanmaktadır. Oysa bu işlem, işverenin bildirim yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle çalışanın ve ailesinin yaşayacağı hak kayıplarını önlemek için tamamen çalışan lehine geliştirilmiş bir sosyal devlet mekanizmasıdır.

Sigortasız bir işçi SGK sistemine kaydedilmediği sürece:

Ø Geçici iş göremezlik ödeneği,

Ø Sürekli iş göremezlik geliri,

Konu Başlığı : SGK’nın Sigortasız İşçilerin İş Kazaları Sonrası Yaptığı Resen Tescil İşlemleri Hakkında

Açıklama : Bu bilgi notu, son dönemde kamuoyunda tartışma konusu yapılan “iş kazası geçiren sigortasız çalışanların SGK tarafından kaza günü itibarıyla sigortalı yapılması” uygulamasının arka planını, hukuki dayanağını, sosyal güvenlik sistemi açısından önemini ve uluslararası karşılaştırmalar ışığında Türkiye’nin sosyal devlet modelindeki konumunu kapsamlı şekilde ortaya koymak amacıyla hazırlanmıştır. Metin, hem denetim süreçlerini hem de ölümle sonuçlanan vakalarda hak sahipliği prosedürlerini ayrıntılı olarak açıklayarak kamuoyundaki bilgi kirliliğini gidermeyi hedeflemektedir.

Tarih : 7.12.2025

İlgili Kurumlar : Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı / Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)

Ø Ölüm aylığı,

Ø Ölüm geliri,

Ø Cenaze ödeneği,

Ø Hak sahiplerine gelir bağlanması

gibi yaşamsal hakların hiçbiri devreye giremez. Bu nedenle SGK, kaza günü sigortalılık tescilini yaparak iş kazasının hukuki olarak tanınmasını ve sosyal güvenlik haklarının işlemeye başlamasını sağlar. Eğer incelemede işçinin kazadan önce de fiilen çalıştığı belirlenirse, geriye dönük tüm günler hizmet olarak işlenir ve haklar eksiksiz biçimde tanımlanır.

Kısacası SGK bu uygulamayla işverenin değil işçinin ve ailesinin haklarını korur; aksi hâlde sigortasız bir çalışanın ölümü durumunda ailesinin devletten hiçbir destek alma imkânı bulunmaz.

Denetim Süreci: İş Kazası ve Sigortalılık Tespitinin Nasıl Yapıldığı

Sigortasız çalışanın iş kazası geçirmesi hâlinde sigortalılık tespiti ve kazanın niteliği, olayın sonuçlarına göre farklı SGK birimlerince yürütülür. Ölümle sonuçlanmayan iş kazalarında inceleme sosyal güvenlik denetmenleri tarafından yapılırken, ölümle sonuçlanan vakalarda süreç SGK Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’nın ilgili Grup Başkanlığı tarafından yürütülür.

Bu süreçte işçinin fiilen hangi tarihten beri çalıştığı, hangi ücrete çalıştığı, kazanın iş kazası niteliği taşıyıp taşımadığı ve kazanç tutarları kapsamlı biçimde araştırılır. İş yeri kayıtları, ücret bordroları, tanık beyanları, kamera kayıtları, işveren ve çalışan ifadeleri birlikte değerlendirilerek olayın tüm yönleriyle tespiti sağlanır. Teftiş raporunda iş kazasının niteliği, sigortasız çalışmanın varlığı ve kazanç bilgileri kesinleştikten sonra sosyal güvenlik haklarının tesisi sürecine geçilir.

Ölümle Sonuçlanan İş Kazalarında Hak Sahipliği Süreci

Tespitler tamamlandıktan sonra vefat eden sigortalının hak sahiplerinin ölüm aylığı, ölüm geliri ve cenaze ödeneği talepleri alınır ve hak sahipliği değerlendirmesi yapılır. Olayın iş kazası olduğu, ölümün iş kazasına bağlı gerçekleştiği, gün ve kazanç bilgilerinin kesinleştiği aşamadan sonra gelir ve aylık bağlama süreci başlatılır.

Bu çerçevede sosyal güvenlik hakları şu şekilde işler:

Ölüm Geliri: Herhangi bir prim ödeme gün sayısı veya sigortalılık süresi aranmaksızın, hak sahipliği koşulu

taşıyan eşe, çocuklara ve belirli şartlarda anne-babaya bağlanabilir. Anne ve babanın gelir testi sonucunda gelirlerinin asgari ücretin altında olması hâlinde ölüm geliri bağlanması mümkündür.

Ölüm Aylığı: Ölüm aylığı bağlanabilmesi için en az 1800 gün prim bildirilmiş olması veya 5510 sayılı Kanunun 4/1-a maddesi kapsamındaki sigortalılar için (borçlanma hariç) en az 5 yıl sigortalılık süresi ve 900 gün prim bildirilmiş olması gerekir. Bu şartlar sağlandığında hak sahibi eş, çocuk ve anne-babaya ölüm aylığı bağlanır.

Gelir ve Aylığın Birlikte Bağlanması: Hak sahipleri hem ölüm geliri hem de ölüm aylığına hak kazanmışsa, yüksek olan ödemenin tamamı, düşük olanın ise yarısı ödenir. Böylece ailenin gelir güvencesi maksimum düzeyde sağlanır.

Cenaze Ödeneği: Hak sahiplerine cenaze ödeneği verilmektedir.

Rücu Süreci: SGK tarafından yapılan veya ileride yapılacak ödemeler için, olayda kusuru bulunan işveren veya sorumlulara denetim raporlarının sonuçları doğrultusunda rücu edilir. Böylece kamu zararının sorumlular tarafından karşılanması sağlanır.

Bu süreçler, Türkiye’nin sosyal güvenlik sisteminin iş kazasında vefat eden sigortalının ailesini koruma refleksinin ne kadar güçlü olduğunu göstermektedir.

Uluslararası Örnekler: Türkiye Sosyal Devlet Uygulamalarında Öne Çıkıyor

Türkiye’de iş kazası geçiren sigortasız bir işçinin bile devlet tarafından korunması, uluslararası standartlarla karşılaştırıldığında önemli bir fark yaratmaktadır.

Ø ABD’de iş kazaları tamamen özel sigorta şirketlerine bağlıdır; işveren özel poliçe yaptırmamışsa işçi veya ailesi hiçbir ödeme alamaz ve uzun dava süreçlerine muhtaç kalır.

Ø İngiltere’de iş kazası tazminatları özel “Employer Liability Insurance (İşveren Sorumluluk Sigortası)” poliçelerine bağlıdır; devlet gelir veya aylık bağlamaz.

Ø Almanya ve Hollanda’da iş kazası ödemeleri meslek birlikleri tarafından yapılır; işveren üyeliği ve aidat yükümlülüğünü yerine getirmemişse çalışan ciddi hak kaybı yaşar.

Bu ülkelerde devletin sigortasız bir işçiyi koruma altına alması, ölüm geliri veya aylık bağlaması, cenaze ödeneği vermesi veya geriye dönük sigortalılık kazandırması gibi bir uygulama bulunmamaktadır. Bu yönüyle Türkiye’nin modeli, sosyal devlet ilkesinin en güçlü şekilde uygulandığı örnekler arasında yer almaktadır.

Kamuoyunda Yanlış Algılar ve Gerçek Durum

Bazı haberlerde re’sen tescil uygulaması “SGK işçiyi sadece bir gün sigortalı gösterdi” şeklinde eksik bilgilerle aktarılmaktadır. Oysa kaza gününe yapılan bu tescil, yalnızca sosyal güvenlik haklarının devreye sokulabilmesi için gerekli hukuki süreçtir. İnceleme tamamlandığında işçinin kaza öncesi tüm fiili çalışma günleri tespit edilir ve geriye dönük sigortalılık işlenir. Böylece hak kaybı önlenir ve aileye ölüm geliri, ölüm aylığı ve diğer sosyal güvenlik hakları sağlanır.

YILMAZASLAN SAHAYA İNDİ.
YILMAZASLAN SAHAYA İNDİ.
İçeriği Görüntüle

Bu nedenle re’sen tescil, işçiyi mağdur eden değil; tam aksine işçinin ve ailesinin tüm haklarını garanti altına alan bir sosyal devlet uygulamasıdır.

SONUÇ VE DEĞERLENDİRME

Türkiye’nin sosyal güvenlik sistemi, iş kazası geçiren sigortasız çalışanı bile kapsamına alarak haklarını koruyan güçlü bir yapıya sahiptir. SGK’nın re’sen tescil uygulaması, sosyal devletin en somut yansımalarından biri olup, hem uluslararası örneklerle kıyaslandığında hem de uygulama derinliği bakımından son derece ileri düzeyde bir mekanizmadır.

SGK bu uygulamayla işçiyi ve ailesini korur, kayıt dışılıktan kaynaklanan tüm hak kayıplarını ortadan kaldırır ve kusurlu işverenlere rücu ederek kamusal maliyetin sorumlular tarafından karşılanmasını sağlar. Kamuoyunda teknik süreçlerin eksik bilgiyle ele alınması yanlış algıya yol açsa da gerçekte sistem, çalışanı merkeze alan güçlü bir sosyal güvenlik refleksi ortaya koymaktadır.