Hüseyin Demir
Toplumları ayakta tutan değerlerin başında adalet, ahlâk ve emanete sadakat gelir. Özellikle şehir yönetimi gibi doğrudan insan hayatını ilgilendiren alanlarda bu değerlerin korunması hayati önem taşır.
Belediyeler, yalnızca hizmet üreten teknik kurumlar değildir. Aynı zamanda toplumsal huzurun, ortak aklın, adaletin ve şeffaflığın kurumsal adresidir. Belediye meclisleri ise millet iradesinin yansıdığı, farklı görüşlerin bir araya geldiği, istişare ve uzlaşma zeminleridir.
Burada sergilenen davranışların ve kullanılan dilin; kamu ahlâkına, devlet ciddiyetine ve insan onuruna uygun olması beklenir. Çünkü yönetmek; emanet taşımaktır, güç göstermek değil.
Yönetim Ahlâkı: Şehir Kültürünün Aynasıdır
Şehirler, yöneticilerinin karakterinden izler taşır.
Bir şehirde huzur varsa; bu, adaletli idarenin sonucudur.
Bir şehirde kargaşa varsa; bu, yönetim dilindeki eksikliğin göstergesidir.
Son günlerde kamuoyuna yansıyan bazı görüntüler ve meclis tartışmalarında kullanılan üslup, toplumda haklı bir rahatsızlık uyandırmıştır. Devlet görevini icra eden zabıta, polis ve kamu personeline yönelik sergilenen olumsuz davranışlar; ne şehir ahlâkına, ne kamu hukukuna, ne de devlet terbiyesine yakışır.
Bu tür davranışların meşru bir gerekçesi olamaz. Hele ki devletin resmi görevlilerine yönelik tehdide varan ifadeler; yönetim ciddiyetiyle bağdaşmaz.
Eleştiri, Hukuka ve Edebe Dayanmalı
Belediye meclisinde farklı siyasi görüşlerin olması, demokrasinin gereğidir. Tartışmaların yaşanması doğaldır. Ancak hiçbir şart ve ortam, kamu görevlilerine yönelik tehdidi, baskıyı, küçültücü ifadeleri meşrulaştıramaz.
Eleştirinin de, mücadelenin de bir hukuku ve ahlâkı vardır.
Siyasetin dili, nezaket ve hakkaniyet ölçüsünde olmalıdır.
Afyonkarahisar: Vakarın, Ahlâkın ve Hizmetin Şehridir
Afyonkarahisar; tarihiyle, kültürüyle, vatanseverliğiyle devletine ve milletine sadakatle bağlı bir şehirdir. Bu şehir; adaletiyle, hizmet kalitesiyle ve insan odaklı yönetimiyle gündeme gelmelidir.
Şehir halkı, hizmet bekler; tartışma değil.
İnsanlar; güven ister, tehdit değil.
Toplum; huzur arar, gerilim değil.
Bugün ihtiyaç duyulan şey; kamusal ahlâka, devlet terbiyesine, yönetim ciddiyetine uygun bir idare anlayışıdır. Makamların geçici, adaletin ve insan onurunun kalıcı olduğu unutulmamalıdır.
Son Söz: Devlet Akıl, Yönetim Edeb, Siyaset Hizmet İçindir
Belediyecilik; yol yapmak, park açmak, bina dikmek kadar; insan kazanmayı, gönül yapmayı, kamu vicdanını onarmayı da gerektirir.
İktidarın gerçek meşruiyeti; milletin gönlünde kurulur.
Yöneticinin büyüklüğü; ses tonuyla değil, adaletle ölçülür.
Devlet adamlığı; otoriteyle değil, hikmetle inşa edilir.
Bu sebeple; belediye başkanları ve meclis üyeleri, davranışlarında ve dil kullanımında devletin vakarına ve milletin ahlâkına uygun hareket etmelidir. Afyonkarahisar gibi köklü bir şehir; hizmetin, hakkaniyetin ve adaletin merkezi olmayı hak etmektedir.
Hizmet edenler kazanır.
Hakkı gözetenler hatırlanır.
Ahlâkla yürüyenler kalıcı olur.